Televizyonculuk zor zanaat. Hele kamera karşısında, bir de canlı yayındaysanız işiniz daha da zor. Hani o gürültüde bir yandan kulaklıkta yayını takip eder, söz hakkı gelince iki kelimeye bir araya getirir, canlı yayında beklerken etraftan gelen abuk subuk sorulara cevap verir, önünüzü kollarsınız ama arkanızı kollamanız pek mümkün değildir. Zavallı İspanyol meslekdaşımız bayanın yaşadığı da "böylesi düşman başına" dedirten bir trajedi işte.
5 yorum:
arkadaki insan evladı değil de, stüdyodaki abiler ne demiştir acaba, var mı sevillalı tercüme etse..
ah içimden geçen, bir espanyolun yolu düşse de muhabbeti çevirse bize.)
ispanya'yı, basklıları, etayı ve ülkemi düşündüm. tüm bu parçaları yerine koydum ve büyük benzerlikler yakaladım:) anlayana...
müthiş. bizdeki zıplayan çocuğun önüne geçer bu adam.
bunu erman toroğlu'nun yorumlaması lazım
Yorum Gönder